Erzincan’ın Keşiş dağlarının zirvelerine çıkarılan özel
sepetler ile kara kovan balı üretiliyor. Yaylalarda bin bir çeşit çiçeğe
gezerek kendileri için yapılan özel sepet kovanlarına giren arılar, kara kovan
balını oraya çıkarıyor. Diğerlerinden daha fazla bir lezzete sahip olan kara
kovan balının siparişleri şimdiden dolmuş durumda.
Erzincan’da, baba oğul arıcılar, modern kovanlara inat
solkum adı verilen söğüt dallarıyla ördükleri sepetlerin etrafını saman
karıştırılan hayvan dışkısıyla sıvayarak yaptıkları geleneksel sepet
kovanlarıyla yaylalarda organik bal üretiyor.
Erzincan’a 30 kilometre uzaklıktaki Pişkidağ köyünde
arıcılıkla uğraşan Selahattin Karakaş (70) ve oğlu Zikrettin Karakaş (41),
yıllar önce dedelerinden öğrendikleri, karakovan olarak bilinen sepet
kovanlarda bal üretmeye başladı. Arıcılıkta modern kovanların kullanılmaya
başlanmasına rağmen geleneksel yöntemlerden olan ve nadir kullanılan sepet
kovanda bal üretimini sürdüren baba oğul, hem arıcılık yaparak geçimini
sağlıyor hem de bu arıcılık yöntemini yaşatmaya çalışıyor.
Kovanlarını kış aylarında köyde muhafaza altına alan
Selahattin ve Zikrettin Karakaş, havaların ısındığı bahar aylarında ise bal
üretmek için Keşiş Dağı'nın iki bin 500 rakımlı yaylalarının yolunu tutuyor.
Yazı burada arılarıyla geçiren baba oğul, hem doğal ortamda, hem de doğal
kovanda ürettiği tamamen organik balı, köyüne ve kent merkezine götürerek
satışa sunuyor.
Şu sıralar arılarıyla yaylaya çıkmak için havaların iyice
ısınması bekleyen Selahattin ve Zikrettin Karakaş, hem unutulmaya yüz tutmuş
bir yöntem olan sepet balda arıcılık yapıp kazanç sağlamanın hem de bu geleneği
sürdürmenin mutluluğunu yaşıyor.
1960’lı yıllardan itibaren babası Selahattin Karakaş’ın bu
işle meşgul olduğunu ve kendisininde babasına yardım ederek bu mesleği
öğrendiğini söyleyen Zikrettin Karakaş, bu sepetle karakovan bal üretiminin
geçmiş yıllardan günümüze kadar taşıdıklarını ifade etti. Salkım söğüt dalları
ile sepetleri ördüklerini ve daha sonra bunu sıvayarak belli bir süre
kuruttuklarını vurgulayan Karakaş, arı oğullarını sepetin içerisine
yerleştirdiklerini ve daha sonra Keşiş dağlarının zirvesindeki yaylalara
götürerek, Ağustos ayının sonu, Eylül ayının başından itibaren bal sağımının
yapıldığını belirtti.
Mevsimine göre güzel bal olduğunu ifade eden Zikrettin
Karakaş, “Bu ürettiğimiz balın müşterisi şimdiden hazır. Onlar bize daha
üretime başlamadan sipariş veriyorlar. Bizde üretime göre satışını
gerçekleştiriyoruz.” şeklinde konuştu.
|