İSTANBUL (AA) - TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk, "Arılar o kadar önemlidir ki arılar olmazsa tüm canlılar sadece 4 yıl yaşayabilir. Dolayısıyla böylesi önemli bir varlığı çok iyi tanımamız ve gelecek için önemini anlamamız lazım." dedi.
Güvenilir Ürün Platformu'ndan yapılan açıklamaya göre, Türkiye’de arıcılık sektörünün otorite kuruluşu kabul edilen Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) yardım çağrılarına devam ediyor.
TAB ve Güvenilir Ürün Platformu tarafından BEE’O Propolis desteği ile gerçekleştirilen Arıcılığın Gelecek Vizyonu isimli online panelde arıcılık sektörü açısından afet olarak kabul edilen sıkıntılara karşı ortak yardım çağrısında bulunuldu. Açılış konuşmasını TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk’ün yaptığı panele konunun uzmanı akademisyenler ve arıcılara destek veren kurumlar yer aldı.
Açıklamada paneldeki konuşmasına yer verilen TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk, arıları ve arıcılık sektörünü bir biyoloji öğretmeni olarak tanıdığını belirterek, "Arılar o kadar önemlidir ki arılar olmazsa tüm canlılar sadece 4 yıl yaşayabilir. Dolayısıyla böylesi önemli bir varlığı çok iyi tanımamız ve gelecek için önemini anlamamız lazım. Arıların ne kadar önemli olduğunun topluma anlatmalı ve farkındalık oluşturmalıyız." ifadelerini kullandı.
Türkiye'deki yangınlardan arıcıların çok etkilendiğini ve son bir yılda arıları besleyecek ürün bulmakta zorlandıklarını dile getiren Öztürk, "Gelen yardım çağrılarına bizde TOBB Kadın Girişimciler Kurulu olarak kayıtsız kalmadık, kim ne kadar yardım edebilir diye duyurular yaptık ve yardımlar toplamaya çalıştık. Ben de naçizane stokumuzdaki bir ton şekeri göndererek yardımda bulunmaya çalıştım. Biz TOBB Kadın Girişimciler Kurulu olarak üzerimize düşen ne varsa yapacağız ve yapmaya devam edeceğiz. Arıcılarımızın her zaman yanındayız ve yanında olmaya devam edeceğiz." açıklamasında bulundu.
- "Son iki yılda arıcılar ve arıcılık sektörü olarak önemli afetler yaşadık"
Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin ise son iki yılda arıcılar ve arıcılık sektörü olarak önemli afetler yaşadıklarının altını çizerek, "Bu dönemde yanımızda olan, destek veren STK ve kurumlara müteşekkiriz. Bu afetlerin etkilerini ise aralık ayından itibaren yoğun olarak görmeye başladık. Arıcılarımız ve arılarımız şekere ulaşamadı. Kış sürecinde bazı arılarımız kurtuldu bazı arılarımız öldü. Bu duruma kayıtsız kalmayan STK ve kurumların topladığı 6,5 ton şeker arıcılarımız arasında bölüştürülerek 1,9’ar kg olarak arıcılarımıza dağıtıldı. Tabii maalesef bu çok yetersiz bir rakam. Ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığımıza minnetlerimi sunuyorum. Özellikle geçen hafta bakanlığımızın kararı çerçevesinde 2021-2022 desteklerine ilaveten 16 ton daha Türkiye arıcısına verilmek üzere destek kararı çıktı. Ancak şunu da söylemeden geçemeyeceğim: bu 16 ton şekerin 10 günlük süreçte verilmesini Türk arıcısı olarak talep ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
- "Birim kovandan aldığımız bal miktarını 20-25 kilolarla çıkarmazsak kazanamayız"
Tarım ilaçlarının sektörden ciddi bir sıkıntı olduğuna dikkati çeken Şahin, "Tarım ilaçları nedeni ile arılarımızı kaybediyoruz, denetimlerin sıklaştırılması gerekiyor ayrıca çiftçilerle arıcıların buruşturularak çözüm önerileri geliştirilmesi gerekiyor. İklim değişikliği de sektörün önündeki engellerden. 2 ay önce Alanya'da iklim değişikliğine karşı bir çalıştay yaptık. Küresel iklim değişikliğinden en önemli şey dirençli arıların varlığı. Türkiye Arıcılar Birliği'nin elinde bu konuda hazırlanmış önemli bilgi ve veriler var, arıcılarımız bunlardan faydalanabilirler. Ayrıca damızlık konusu önemli bir sıkıntı dünyada 27 arı tipinin 6 tanesi Türkiye’de bulunuyor. 8 milyon koloni varlığımız var ancak 6-7 tane damızlık işletmemiz var. Bu işletmeler maalesef arıcılık sektörüne etkili cevap veremiyor buna çözüm olarak arıcılarımız yurtdışından kaçak damızlık arı getiriyor. TAB olarak başlattığımız ıslah projeleri çerçevesinde kayıtları topluyoruz ve ıslahta kayıt sistemi geliştiriyoruz." bilgilerini verdi.
Şahin, bal üretim alanlarının genişletilmesinin öncelik olması gerektiğine değinerek, "Birim kovandan aldığımız bal miktarını 20-25 kilolarla çıkarmazsak kazanamayız. Bunun için geven, ayçiçek ve çam balı alanlarının genişletilmesi gerekiyor. Dünyanın en kaliteli balları Türkiye’de bu balların kovan başı verimini yükseltmek bal üretim alanlarının genişlemesinden geçiyor." uyarısında bulundu.
- "Anadolu arı ürünlerinin kalitesi hiçbir yerde yok"
Bee’o Kurucusu ve Genel Müdürü Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı da son yıllarda yaşanan orman yangınları ve sel felaketleri yüzünden bitki örtüsü ve arıcılık sektörü olumsuz yönde etkilendiğini aktardı. Doğal afetlerden etkilenen arıcılar için yardım desteklerini artırdıklarının altını çizen Samancı, şunları aktardı:
"Çünkü arıların doğa ve insan yaşamı için önemini biliyor, sektörümüzü ve arıcılarımızı önemsiyoruz. Bu minvalde yaptığımız çalışmalardan kısaca bahsetmek istiyorum; İlk olarak Sözleşmeli arıcılarımıza ve sözleşmesi olmayan arıcılarımıza da doğrudan nakdi ve ayrıca arıcılık malzemesi yardımında bulunduk. 21 Ağustos 2021 tarihinde Muğla’da "Yangının Arıcılık Sektörüne, Çam Balı Üretimine Etkileri ve Yapılması Gerekenler’’ panelini Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği, Muğla İli Arı Yetiştiricileri Birliği ve Güvenilir Ürün Platformu ile birlikte gerçekleştirdik. Ayrıca Marmaris Belediyesi ve Ahbap Derneği’nin düzenlediği ‘Orman Yangınlarını Önleme ve Yanan Alanların Restorasyonu Çalıştayı’nda arıcılık masasının kurulmasını sağladık. Düşük maliyette şeker ihtiyacının karşılanması için TÜRKŞEKER ile görüşmeleri planladık ve Arı Yetiştiricileri Birliği üzerinden limitli düşük fiyatlı şeker alımın gerçekleştirmiş olduk. Biliyoruz ki, arılar ekosistem ve yeşil bitki örtüsünün sürdürülebilirliği açısından en önemli canlılar. Einstein’da dediği gibi arı yoksa yaşam da yok. Arıları korumalı ve yeşil bitki örtüsünü yeşertmeliyiz."
Samancı, Türkiye'de arı ürünlerine karşı vizyonun geniş olması gerektiğine vurgu yaparak, "Çünkü özellikle propolis, arı sütü, polen ve arı zehri üretimi ile ilgili ciddi bir üretim potansiyeli var. Bu potansiyeli etkili kullanabilmek için arıcımıza gerekli desteği vermeli ve kodeks çalışmalarını hızlandırmalıyız. Tebliğleri oluşturur ve üretimi teşvik edersek dünyaya ihraç etme şansımız çok yüksek çünkü Anadolu arı ürünlerinin kalitesi hiçbir yerde yok." ifadelerini kullandı.
Açıklamaya göre, ekinlikte ayrıca şu isimler ve konu başlıkları yer aldı: Arıcılığın Güncel Durumu ve Gelecek Vizyonu isimli ilk oturum Güvenilir Ürün Platformu Genel Sekreteri Elif Attepe moderatörlüğünde gerçekleşti ve TAB Saha Koordinatörü Alim Tutar, DAGEM Müdürü Doç. Dr. Meral Kekeçoğlu ve TAB Genel Başkanı Ziya Şahin konuşmacı olarak yer aldı.
İkinci oturumda Ulusal ve Uluslar arası kodeks çalışmaları konu başlığı ele alındı. Moderatörlüğünü Gazeteci Mehmet Uluğtürkan’ın yaptığı ikinci oturumda Tarım Bakanlığı Gıda İşletmeleri Kodeks Daire Başkanı Selim Kaplan, Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi’nden Doç Doç. Dr. Aslı Özkök, Muğla Üniversitesi Kimya Bölümü’nden Prof. Dr. Mehmet Öztürk ve Bee’o Kurucusu ve Genel Müdürü Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı konuşmacı olarak yer aldı.
Üçüncü ve son oturumun moderatörlüğünü gazeteci Gürkan Akgüneş üstlenirken konuşmacılar Karadeniz Teknik Üniversitesi Kimya Bölümü’nden Prof. Dr. Sevgi Kolaylı, Migros Ürün Güvenliği ve Çevre Yönetimi Grup Müdürü Serpil Ürek ve Metro Market Kalite Güvence Müdürü Elif Arabacıoğlu konuşmacı olarak yer aldı. |