Kategoriler
Güvenilir Ürün Platformu, Anadolu arı ürünlerini dünya markası yapmayı hedefliyor
18 Mart 2022

Güvenilir Ürün Platformu Danışma Kurulu Başkanı Aslı Elif Tanuğur Samancı: - "İstanbul Teknik Üniversitesi mükemmeliyet Merkezi’nde tüm ürünlerimizin analizlerini gerçekleştiriyoruz. 5 bin sözleşmeli arıcımız, 550 bin arı kovanımız, 10 bin 500 metrekarelik tesisimiz ve 185 kişilik uzman kadromuz ile Anadolu arı ürünlerini bir dünya markası yapma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz"

İSTANBUL (AA) - Güvenilir Ürün Platformu Danışma Kurulu Başkanı Aslı Elif Tanuğur Samancı, arı olmazsa, bitki, canlı ve insanın olmayacağını belirterek, "Ünlü fizikçi Albert Einstein’ında dediği gibi, Arılar olmasa insanlık anca 4 yıl yaşayabilir. Arılar döllenmezse; tozlanma olmaz, bitki olmaz, hayvan olmaz, sonunda da insan olmaz." ifadelerini kullandı.

Güvenilir Ürün Platformundan yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Samancı, arıcılığın, tozlaşma açısından çok önemli bir yere sahip olduğunu ve bitkilerin yüzde 80’inin arılar sayesinde tozlaştığını ifade etti.

Samancı, arı olmazsa, bitki, canlı ve insanın olmayacağını belirterek, "Ünlü fizikçi Albert Einstein’ında dediği gibi, Arılar olmasa insanlık anca 4 yıl yaşayabilir. Arılar döllenmezse; tozlanma olmaz, bitki olmaz, hayvan olmaz, sonunda da insan olmaz." yorumunu yaptı.

Samancı, "TÜİK 2021 verilerine göre, dünyada, kadın istihdamının yüzde 1 artırılması ve kadınların iş gücüne katılması durumunda, Gayri Safi Milli Hasıla yüzde 30 artacaktır. Bu da GSMH’ye 80 milyar dolar daha katkı sağlanması demektir. 2025 yılına kadar tam olarak cinsiyet eşitliği sağlanabilirse eğer dünya ekonomisine 28 trilyon dolar daha ek katkı gelecektir." dedi.

20 yılı aşkın süredir arı ürünleri üzerine çalıştığını anımsatan Samancı, şunları kaydetti:

"Ancak, propolis ile tanışmamın çok ilginç bir hikayesi var. İlk çocuğum, bağışıklık sisteminden etkilenen bir hastalık nedeniyle, çok sık ateşleniyordu. Uzun bir süre çare bulunamadı. En sonunda, tek tedavinin bağışıklık sistemini güçlendirmek olduğunda karar kılındı. Doktorumuz tarafından, propolis ve arı sütü tavsiyesi gelince, bu ürünleri aramaya başladık ve arıcılarımızın, Çin’den gelen ürünlerle rekabet edemediği için, yerli propolis üretmediklerini öğrendik.

Bir arıcı dostumuza rica ettik, o da bizim için üretti. Literatürlerden yaptığım araştırmalarla, balmumuyla karışık sert formda olan ham propolisin sıvı forma dönüşmesi gerektiğini gördüm. Sonrasında kendi özütlediğim propolisi çocuğuma vermeye başladıktan 6 ay sonra, bağışıklık hücrelerinin sayısının iki katına çıktığını gördük. Ben; bu doğal şifayı her çocuk ve her yetişkin tüketebilsin diye, bu ürünleri ülkemizde üretmeye karar verdim."

- "Anadolu arı ürünlerini bir dünya markası yapma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz"

Samancı, İTÜ Arı Teknokent’te, ham propolisin katı halden özütlenerek sıvı formata dönüştürülmesi projesi kapsamında ilk çalışmalara başladıklarını hatırlatarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Amacımız, ürünlerimize hiçbir katkı maddesi koymadan ve besin değerini bozmadan tüketiciye ulaştırmak oldu. Bugüne kadar da bu şekilde amacımızdan sapmadan ilerledik. Bugün baktığımızda, Türkiye’nin en büyük yerli İnovasyon ödüllü Anadolu propolisi üreticisiyiz. Ayrıca Propolis konusunda Türkiye’de ilk ve tek AR-GE merkeziyiz.

Propolis, arı sütü, polen, arı ekmeği ve ham bal ürünlerinin yanında, bu ürünlerden oluşan inovatif katma değerli; şurup, boğaz spreyi, shot ve cilt bakım ürünleri gibi inovatif, katma değerli yeni ürünler üretiyoruz. Ayrıca İstanbul Teknik Üniversitesi mükemmeliyet Merkezi’nde tüm ürünlerimizin analizlerini gerçekleştiriyoruz. 5 bin sözleşmeli arıcımız, 550 bin arı kovanımız, 10 bin 500 metrekarelik tesisimiz ve 185 kişilik uzman kadromuz ile Anadolu arı ürünlerini bir dünya markası yapma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz."

Samancı, ziraat mühendisleri eşliğinde, Türkiye’nin dört bir yanındaki arı ürünleri üretebilecek arıcılarla buluştuklarını aktararak, "İlk olarak, sözleşme yapacağımız arıcının arılığını kontrol ediyoruz. Arıcılarımızla sözleşmemizi yaptıktan sonra ise onlara propolis ve diğer arı ürünlerini toplayabilmeleri için gereken ekipmanları sağlıyoruz. Arıcılarımız daha sonra topladıkları arı ürünlerini temiz şekilde paketleyip tesislerimize gönderiyor." açıklamasını yaptı.

Ürünlerin uzman mühendisler tarafından testlerden geçirildiğini ve kontrollerinin sağlandığına işaret eden Samancı, şunları aktardı:

"Bu kontrollerden sonra tüketime hazır hale gelmeleri için işleniyor ve Türkiye’nin ilk ve tek ‘‘kovandan sofraya’’ izlenebilir şekilde üretilmiş arı ürünleri ortaya çıkıyor. Sözleşmeli Arıcılık Modelimiz sayesinde ürünlerimizi her bir aşamada kontrolden geçirerek, tüketicilerimize, yüzde 100 doğal ve saf şekilde sunuyoruz.

Şu an geldiğimiz noktada, ülkemizde daha önce üretilmeyen, Anadolu arı ürünlerini; Kıbrıs, Çin, Japonya, Güney Kore, Endonezya, Katar, Fransa, Almanya, İsveç, Avusturya, Belçika, Hollanda, Suudi Arabistan, İngiltere, Danimarka, Birleşik Arap Emirlikleri ve ABD gibi 17 farklı ülkeye de ihraç ediyoruz. Böylece, ülkemiz için de ekonomik bir katma değer sağlıyoruz. Daha önümüzde gidecek çok yolumuz var. Anadolu propolisini bir dünya markası yapmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz."

Simecs Group
BEVETA
Arıcılık Gazetesi Reklam Verin
Arıcılık Kongreleri
Arıcılık Fuarları
Tarım Fuarları
Arıcılık Festivali
Arıcılık Çalıştayı
Dünya Arı Günü
Arıcılık Konferansı
Arıcılık Semineri
Arıcılık Eğitimi