Kategoriler
Yangınlar ve kuraklık çam balında rekolteyi düşürdü, analizi olmayan ürüne dikkat
1 Aralık 2021

Balparmak Genel Müdürü Onur Özyurt: - "Türkiye'deki çam balı üretimi toplam bal üretiminin yaklaşık yüzde 20'sine tekabül ediyor. Burada ciddi bir arz piyasadan çekilince, oluşan boşluk maalesef doğal olmayan bir takım ürünlerle kapatılmaya çalışılıyor " - "Bu sene çam balı rekoltesi geçen seneki seviyelerin de bir miktar altında olacak. Türkiye, dünya çam balı üretiminin yüzde 95'ini yapıyor. Markalaşma anlamında ülkemizin yapabileceği çok şey ve yaratabileceği katma değer var" - "Hem arı kolonilerinin varlığının korunması hem de kovan başına alınan verimin artırılması anlamında mümkün olduğunca modern tekniklere yönelmek gerekli" - "Çiçek balında da kuraklık kaynaklı rekolte düşüşü var. Bize ulaşan numunelerin kalitesinde de bir miktar azalma olduğunu görüyoruz. Küresel ısınma bölgesel ve global bir gerçek"

 Balparmak Genel Müdürü Onur Özyurt, iklim değişikliğine bağlı kuraklık ve orman yangınlarının çam balı rekoltesini düşürdüğünü belirterek, "Türkiye'deki çam balı üretimi toplam bal üretiminin yaklaşık yüzde 20'sine tekabül ediyor. Burada ciddi bir arz piyasadan çekilince, oluşan boşluk maalesef doğal olmayan birtakım ürünlerle kapatılmaya çalışılıyor." dedi.

Yangınlar sebebiyle Marmaris'teki Kızılçam ormanlarında hasar oluştuğunu belirten Özyurt, "Bununla birlikte maalesef çam balı rekoltesinde bir düşüklük yaşanıyor. Geçen yıl da küresel ısınma ve iklim değişikliğinin etkisiyle bir düşüş yaşamıştık. Bunun nedeni de Kızılçam üzerinde yaşayan Basra böceği popülasyonundaki düşüklüktü. Bu sene bölgeden aldığımız haberlere göre Basra böceği popülasyonu kendini toparlamaya başlamış. Fakat orman varlığındaki hasar ve yangınlar sebebiyle sezonun geç başlaması neticesinde bu sene çam balı rekoltesi geçen seneki seviyelerin de bir miktar altında olacak." diye konuştu.

Özyurt, rekolte düşüklüğü neticesinde piyasada ortaya çıkabilecek doğal olmayan bal konusunda uyarıda bulunarak, "Türkiye'deki çam balı üretimi toplam bal üretiminin yaklaşık yüzde 20'sine tekabül ediyor. Burada ciddi bir arz piyasadan çekilince, oluşan boşluk maalesef doğal olmayan birtakım ürünlerle kapatılmaya çalışılıyor." ifadelerini kullandı.

- "Çam balı Türkiye'nin ihracatta markası olabilir"

Türkiye'nin ihracatta çam balı özelinde önemli bir potansiyeli olduğunu vurgulayan Özyurt, "Türkiye dünya çam balı üretiminin yüzde 95'ini yapıyor. Yüzde 5'i de komşumuz Yunanistan'da yapılıyor. Çam balı yapısı ve besin değerleri anlamında çiçek balından farklı özellikler taşıyor. Markalaşma anlamında ülkemizin yapabileceği çok şey ve yaratabileceği katma değer var." şeklinde konuştu.

Markalaşma konusunda Yeni Zelanda'da üretilen Manuka balının hikayesini örnek veren Özyurt, "İhracat değerleri ülkemizin çam balı ihraç değerinin kilogram bazında yaklaşık 10 katı kadar. Bizim ortalama satış fiyatımız kilogramda yaklaşık 3,5-4 dolar iken Manuka balı 35-40 dolarlara satılıyor. Bu, hem Yeni Zelanda'nın reklamla markalaşması, hem de Manuka balıyla ilgili yapılan akademik çalışmaların çoğalması ile ilgili. Biz de Ar-Ge merkezimizde çam balı üzerinde çalışmalar yürütüyoruz. Hedefimiz çam balının dünyada bir Manuka balı gibi bilinirliğe ulaşması ve katma değerli ihracat." ifadelerini kullandı.

- "Kuraklık tüm dünyada bal üretimini etkiledi"

Bu yıl Ar-Ge merkezlerinde yaptıkları kalite testlerini geçebilen numunelerin sayısında düşüş yaşandığına değinen Özyurt, şunları söyledi:

"Merkezimiz düzenli olarak analizler yaparak bize ulaşan numunelerin hem Türk gıda kodeksine uygunluğunu hem de bizim kendi kalite standartlarımıza uygunluğunu tespit etmeye çalışıyor. Geçtiğimiz 10 yıllık ortalamalarımızda bize ulaşan numunelerin yüzde 50'i kadarını kabul ediyorduk. Bu sene maalesef kabul oranlarımız bir miktar düştü. Bu sene tabi çam balı rekoltesi çok gündemde oldu yangınlardan dolayı ama çiçek balında da kuraklık kaynaklı rekolte düşüşü var. Bize ulaşan numunelerin kalitesinde de bir miktar azalma olduğunu görüyoruz. Küresel ısınma bir bölgesel ve global gerçek. Önceki ay Almanya'da katıldığım bir gıda fuarında Avrupalı diğer bal paketleyicisi ve üreticisi firmalarla da görüştük, Ukrayna'dan Macaristan'a ve Fransa'ya olan coğrafyada önemli bal üreticileri buralarda yer alıyor. Oralarda da kuraklıktan dolayı bir rekolte azlığı görülüyor."

- "Balın anlamanın tek yolu analiz"

Balın tahakküm en açıktan biri şöyle bir değerlendirmeyi geliştirdikleri sistemle 300'den fazla parametrede değerlendirmeyi vurgulayan Özyurt,

"Ar-Ge merkezimiz TÜBİTAK'tan gelen de akreditedir. Burada buradaki incelemelerle ilgili bilgiler 3. Gururla ziyareti. ki dünyada ilk kez esmer pirinç şurubunun ' bizimer'ını Ar-Ge merkezimiz tespit etti ve biz bu yöntemi hem hakemli bir dünya çapında yayınlayısıyla mal hem de diğer analiz edenlerle laboratuvarlarla sınırlıdır.

İkinci tür iletişimlerimize yönelik olanlara yönelik yapılıyor burada yapılan tüm insanların ambalajlarının üzerine yapılıyor. Tüketicilerimiz bu karekodla ilgili tahminlere ilişkin günlük analiz raporlarına ulaşabiliyorlar. Bunu da sektörümüzde bizlerz tek markayız. Kovandan sofraya doğal ve gerçek balı, ulaşımda tedarik zincirinde geçiş sürecindeki gelişme yolundaki gelişmelerde.

- "Eğitimlerle yeni metotlara yönelmeyi hedefliyoruz"

Arıcılık  tekniklere yönelmekten fayda var. Bizim Muğla Ula'da'da araçlarında bir Arıcılık Akademimiz var, aynı zamanda bir mobil karavanda var. Amacımız, faydalı bu seneyi geliştirmek için Muğla'da bulunmak. Örneğin, ekonomik kurtarma sağlamak için diğer ürünlerine yani polen, propolis gibi ürünlerie iyileştirmeyi artırmaya çalışıyoruz." dedi.   

Simecs Group
BEVETA
Arıcılık Gazetesi Reklam Verin
Arıcılık Kongreleri
Arıcılık Fuarları
Tarım Fuarları
Arıcılık Festivali
Arıcılık Çalıştayı
Dünya Arı Günü
Arıcılık Konferansı
Arıcılık Semineri
Arıcılık Eğitimi